Evliya Çelebi Kimdir? (Edebiyat)

Kendi ifadesiyle, adının "Evliyayı bi riya Mehmet Zılli bin Derviş" olduğunu belirten Evliya Çelebi, 17.yüzyılda yaşamış, Seyahatname’siyle ünlü bir Osmanlı yazarıdır. Ciltler tutan "Seyahatname”sine,bu ciltlerde çeşitli ülkelerden söz ettiğine bakılacak olursa, çok gezip dolaşmış bir "seyyah" olduğu da kendiliğinden ortaya çıkmaktadır.

1611 yılında İstanbul'da doğan bu zeki, üslubu son derece renkli, ifadesi içtenlikle yüklü usta yazar," Seyahatname'sinde gezip gördüğü yerleri ayrıntılarıyla, ülke toplumunun yaşantısına ilişkin gözlemlerle,o çevrenin gelenek ve töreleriyle yazmıştır. Evliya Çelebi'nin "Seyahatname" sini okurken, sözünü ettiği ülkeleri kendimiz dolaşıyor,dağlarını, göllerini, yapılarını bizzat görüyor, insanlarını şahsen tanımış gibi oluruz. Dolayısıyla, Evliya Çelebi'yi "Türk röportaj yazarlarının piri" diye tanımlamak hiç de aykırı düşmez.

Gene,kendi eserinde anlattığı bir rüyaya göre, Evliya Çelebi bu rüyada kendini İstanbul'da Yemiş İskelesi yakınındaki Ahi Çelebi Camii'nde görmüştür. Caminin içi askerle ve nur yüzlü kişilerle doludur. Müslümanlığın ilk dönemindeki okçuların piri Saad İbni Ebi Vakkas da bu nur yüzlü kişilerin arasında bulunmaktadır. Saad İbni Ebi Vakkas,elini öpen Evliya Çelebi'ye,Hazreti Peygamber'in gelip namaz kıldıracağını, namazdan sonra kendilerinin mübarek elini öpmesini ve yardım dileğinde bulunmasını söylemiştir.Evliya Çelebi onun dediği gibi yapmış,Hazret-i Peygamber'in mübarek elini öpmüş, fakat "Şefaat ya Resulallah" diyeceği yerde,o an'ın heyecanıyla dili dolaşarak "Seyahat ya Resulallah" demiştir.

Evliya Çelebi'nin durup dinlenmeksizin yaptığı seyahatler ve dünya yazın (edebiyat) tarihine geçen ünlü eseri "Seyahatname", işte bu dileğin sonucu olmuştur.

Evliya Çelebi,eserinde yurt içi ve dışı yolculuklarını anlatırken, insanı şaşırtacak ölçüde içtendir. Şaşkınlıklarını, korkularını, heyecanlarını, sevinçlerini hiç gizlemeksizin mübalağaya yakın bir coşkuyla dile getirmiştir. Öyle ki, coşkulu ifadesine bakarak,anlattıklarının bazılarını hayal ürünü bulanlar,hatta "uydurma" diyenler bile çıkmıştır. Çelebi'nin ilk yurt dışı gezisi Kırım'adır. Bu seyahatinde bindiği gemi batmış, Evliya Çelebi fena halde korkuya kapılarak bir daha Karadeniz'de seyahate tövbe etmiştir.

İstanbul'a döndükten sonra Gümrük Emini Ali Ağa'ya imam olmuş, bir süre kendini zevk ve eğlence alemine kaptırmıştır. Zaten güvenilir kaynaklardan günümüze ulaşan bilgiye göre, Evliya Çelebi paraya ve güzele düşkünlüğü tutku derecesine varan bir adamdı.

İmamlığı uzun sürmeyen Evliya Çelebi, çok geçmeden gene yollara düşmüş, 1663 yılında Kara Mehmet Paşa'nın Rumeli Beylerbeyi payesiyle Avusturya Elçiliğine atandığı zaman, Beç Kalesi kapısına dayanan zengin giyimli,kalabalık maiyet arasında Evliya Çelebi de bulunmuştur.

Evliya Çelebi'nin ünlü "Seyahatname”si, 17. yüzyıldaki Anadolu, Yakın Doğu, Karadeniz bölgesi, Balkanlar ve hatta Orta Avrupa'yı coğrafyası, toplum hayatı, insanları ve töreleriyle tanımamız için büyük ve zengin bir bilgi kaynağı olmuştur.

 
Bugün 7 ziyaretçi (13 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol